banner113

Haydi can vermeye!

banner106

Haydi can vermeye!
23 Temmuz 2019 Salı 22:41

banner108
banner238
Alanya Hamdullah Emin Paşa (AHEP) Üniversitesi Turizm İşletmeciliği Bölümü Öğretim Görevlisi  Şebnem Köseoğlu, geçen yıl Eylül ayında yakalandığı Lösemi'yi, gördüğü kemoterapi tedavisi ile Ocak ayında atlattı.
2 hafta önce kan veren ve yeniden hastalığının nüks ettiği anlaşılan Köseoğlu, Lösemi ile olan savaşına yeniden başladı. Kısa süre içerisinde yeniden nüks ettiği için ilik nakli gereken Köseoğlu,  aile bireylerinden hiçbiriyle uyum sağlanamadığını söyledi.

Birçok sosyal sorumluluk projesinde yer alan ve beklemediği bir anda lösemi teşhisi konulan Köseoğlu'nun, vatandaşlara ise sosyal medya üzerinden çoğu kez çağrısı oluyor. İlik bağışının aslında çok kolay olduğunu anlatan Köseoğlu, bağışların eşleşmesi halinde yapılacak olan işlemlerin yan etkisi olmadığını ve kan alır gibi herşeyin çok kolay olduğunu ifade etti.
HAYDİ CAN VERMEYE
Kök hücre bağışçısı olmakla kalmayıp, insanların çevresine de bunu aşılaması gerektiğini ifade eden Köseoğlu, 3 gün boyunca Kızılay'ın Anıt önünde çadır kuracağını ve bu çadırlarda bağış yapılabileceğini söyledi. Köseoğlu, "24-25-26 Temmuz 2019 tarihlerinde Alanya'da Anıt önünde Kızılay Çadırı var! Kök hücre ve kan bağışı da var! Uğrasak mı acaba? Herkesin ömrü uzasın diye kök hücre bağışçısı olun. Senin sayende hayatlar devam edebilir! Sadece sen birilerinin hayatını kurtarabilirsin. Hücrelerinle bir yaşam filizi olabilirsin. Bir hayatı kaldığı yerden devam ettirmek hücrelerinin elinde. Hadi bir el atın dostlar şu 3 günde Alanya'da rekor kıralım. Bolca kan verelim, gönüllü olalım. Can verelim" dedi.


'GARANTİSİ YOK'
İlik naklinin aslında çok kolay bir işlem olduğunu, insanların korkması gereken hiçbirşeyin olmadığını söyleyen Köseoğlu, Alanyalılara bir mektup yazarak çağrıda bulundu. Kendi duygu ve düşünceleri tüm samimiyetiyle yazıya döken Köseoğlu'nun işte o satırları; " Her zaman olduğu gibi sadece sosyal sorumluluk için yazmıyorum bunları. Belki de benim size ihtiyacım olacak bu defa. Belki iyiliklerinizi iliklerime kadar hissetmem gerekecek. Söylemiştim ilik nakli sürecine girdik bu kadar çabuk nüks edince. Kan verirken nüks bile aklımızda değilken, 10 dakika içinde hayatım değişti ve İLİK NAKLİ dediler. Biraz hazırlıksız yakalandım tabii ki de. Ama neyseki çok bir etkisi olmadı ruh halimde, kafalar hala çok güzel. Unutma! Kanser ve birçok hastalık sadece bir tanıdığının başına gelmez! Komşunun teyzesi, annenin arkadaşının kuzeni, iş arkadaşının karısı, yakın arkadaşının ailesi, üniversitedeki hocan(!), Ayşe Teyze'nin geliniyle sınırlı değil bu hastalık. Öyle zannedersin. Yarın senin başına gelmeyeceğinin asla garantisi yok! 
'BAŞIMA GELECEĞİNİ DÜŞÜNMEZDİM, AMA GELDİ...'
Ben de gönüllü projelerde koştururken benim başıma geleceğini hiç düşünmezdim, ama geldi. Hem de ikinci kez geldi. Kansere yakalanan birilerinin arkadaşı, komşusu, hocası, iş arkadaşı, kuzeni, akrabası benim işte...  Süper kahraman olmanın aşırı kolay olduğu kök hücre/ilik naklinde, aslında Sağlık Bakanlığı, hastaneler, doktorlar ve gönüllü dernekler çok ciddi emek harcıyorlar. E benim neyim eksik, ben de anlatayım. Etrafta bebeği, çocuğu, genci, yaşlısı kendine uygun genetik ikizini bekliyor. Bazen aylarca, bazen yıllarca... Ben de başıma ne gelecek merak içerisindeyim.
'İY'İLİK' KANIMIZDA'
Uzun zamandır diyorum. iyİLİK kanımızda diye. Kan verin, can verin diye bas bas bağırdığım günler oldu hatta. Dedim ki birilerine verilecek en güzel hediye hayat...  Bazı gidenlerin asla geri gelemediği bir dünyada, tek yapacağınız sadece Kızılay'a gitmek. Böylece çaresiz gitmek zorunda olanlara çare olursunuz. Korktuğunuz, merak ettiğiniz ne varsa @maskelisebnem hesabından bana yazabilirsiniz. Söz her detayı anlatacağım. Evet , kök hücre bağışçısı oldun. Harikasın!!! Bekleme sürecindesin. 'Keşke beni de çağırsalar da, birine hayat versem' diye heyecanla bekliyorsun! 

banner109
banner239
Yorum yapabilmek için üye girişi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.