Kodal’ın açıklamasında en dikkat çeken mesaj ise yerelde top çevirmek yerine çözüm için Ankara’nın kapısının zorlanması gerektiği yönündeydi:
“Burada havanda su dövüyoruz. Argo tabirle kendimiz çalıyor kendimiz oynuyoruz. Çözüm masada değil Ankara’da. Ulaşım, arıtmalar, deniz kirliliği, fiyat denetimleri… Bunların muhatabı bakanlıklar. Burada konuşup duruyoruz, sesimiz Ulaş Tüneli’ni bile geçmiyor.”
“Bakanımız vardı, yine çözemedik”
Kodal, yıllardır “turizm şehriyiz” denilmesine rağmen ortak hareket edilmediğini, siyasi çekişmeler yüzünden fırsatların heba edildiğini de söyledi:
“Bu şehirde yıllardır siyaset yapanlar, bürokratlar, yöneticiler yan yana gelip Ankara’ya gitmedi. Bakanımız bile vardı ama biz birbirimizin dedikodusunu yaptık. Eğer 40-50 otelci, oda başkanı, STK bir olup üç gün Ankara’da bekleseydi, kapı aşındırsaydı bugün bu meselelerin çoğu çözülmüştü.”
“5 yıldızlı otel denize fosseptik akıtıyor!”
Kodal’ın gündeme taşıdığı bir başka çarpıcı ayrıntı ise Kargıcak’taki görüntüler… Her gece arıtma sorunu nedeniyle bir 5 yıldızlı otelin dereden denize boklu su boşalttığını söyleyen Kodal:
“Bu görüntüler sadece kötü koku ya da görsel kirlilik değil, Alanya turizmini ileride bitirecek tehlikenin habercisi. Mavi bayrak, çevre standartları, kalite turizmi… Hepsi havada kalır. Kimse turiste ‘master plan yaptık’ diye denizi gösterecek hâlde değil.”
“Alanya konuşuyor ama Ankara’yı duyan yok”
Kodal, çözümün yönünün tamamen yanlış yere çevrildiğini belirterek sözlerini şöyle noktaladı:
“Gelin gerçekçi olalım. Alanya içinde yapılan toplantılar vitrin, çözüm Ankara’dadır. Ulaşım altyapısı yok, arıtma yetersiz, fiyat denetimi yok, sahiller tehdit altında. Bunlar çözülmeden master plan adı boş bir dosyadır.”