Gazeteci Hüseyin Kalaycı’nın edindiği özel bilgilere göre, firmanın sahibi olduğu belirtilen Özgür Ağa’nın, çekleri piyasada kırdırarak yaklaşık 600 milyon TL topladığı, ardından Kanada’ya giderek oturum izni aldığı ve burada yeni bir iş kurduğu iddia ediliyor. Bu bilgi, Alanya’da tedarik zincirine güvenen yüzlerce otel yöneticisinin kafasında büyük soru işaretleri yarattı.
Turizm sektöründe nasıl işliyor?
Alanya’da oteller her yıl kış aylarında tedarikçilerle masaya oturur, sezon boyunca kullanılacak et, tavuk, bakliyat, temizlik ürünleri gibi temel ihtiyaçlar için toplu alım anlaşması yapılır. Bu anlaşmaların ödemesi Ocak ayında düzenlenen çeklerle, sezonun ortasından sonuna kadar Haziran, Temmuz, Ağustos, Eylül, Ekim, Kasım gibi aylara yayılır. Böylece oteller nakit akışını korur, tedarikçi de planlama yapar.
Ancak bu yıl iddialara göre sistem büyük bir açıkla sarsıldı. Polen EDT Gıda’nın piyasaya ürünleri benzer firmalara göre %30’a kadar daha ucuza sunduğu, bu nedenle pek çok otelin maliyet avantajı beklentisiyle firmaya yöneldiği belirtiliyor. Ancak bazı otel yöneticilerinin anlattığına göre, çekler toplandıktan sonra firmanın teslimatları eksik kaldı, çeklerin büyük bölümü piyasada kırdırıldı ve firma sessizce kapandı.
Firmanın ofislerinin kapalı olduğu, çalışanların bir kısmının maaşını alamadan işten ayrıldığı iddialar arasında. Resmi makamlar ve firma yetkilileri ise henüz kamuoyuna bir açıklama yapmış değil.
Kanada iddiası ne anlama geliyor?
Gazeteci Hüseyin Kalaycı’nın kaynaklarından edindiği bilgilere göre, Özgür Ağa’nın Kanada’ya gittiği, oturum izni aldığı ve ticari faaliyetlerini orada sürdürmek üzere şirket kurduğu konuşuluyor. Bu söylentiler, Alanya’da turizmin bel kemiği olan tedarik zincirine güveni sarsarken, zarar gören otel sayısının oldukça fazla olduğu belirtiliyor. Sektör temsilcileri, mağduriyetin toplamda 600 milyon TL civarında olabileceğini öne sürüyor.
Peki şimdi ne olacak?
Alanya’da otelciler, bir yandan eksik gelen ürünlerin yarattığı zararı tamir etmeye, bir yandan da kaybolan paraların peşine düşmeye çalışıyor. Hukuki sürecin nasıl işleyeceği, iddiaların ne kadarının somutlaşacağı merak konusu.
Sektörde dile getirilen ortak görüş ise net: “Fiyat cazibesine aldanmak Alanya gibi bir turizm kentinde artık büyük bir lüks değil, risktir. Güvenilir tedarikçi olmadan turizm dönmez.”