banner158

DP ANTALYA MİLLETVEKİLİ A. ADAYI EZGİ AKGÜN BİBER: RAKI İÇİNDE BİZİM, NAMAZ KILAN DA BİZİM. YETER Kİ BİZ BİZİ OLALIM. BİZ, BİZİ KAYBETMEYELİM. BEN İSMİNİ VE GÖVDEMİ ORTAYA KOYARAK BU YOLA ÇIKTIM!

Ezgi Akgün

Ezgi Akgün



Okunma 03 Nisan 2023, 08:49

Hüseyin Kalaycı: Bize kısaca kendinizden bahseder misiniz? Kendinizi ve siyasi yaşamınızı anlatırmısınız? Av. Ezgi Akgün Biber kimdir?

Ezgi Akgün Biber: 23 Eylül 1991 Alanya doğumluyum. Anne tarafım Alanya'nın yerlisi Baba tarafım Konyalıdır. Evliyim. 2 yaşında Mehmet Erdal isminde bir oğlum var. Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi mezunuyum. Avukatlık yapıyorum. Siyasetçi bir aileden geliyorum Annemin Babası, dedem Sabri Yönet bugünkü iktidar partisinin Alanya İlçe Teşkilatı kurucusudur, Annem Berrin Akgün ise ilk kadın kolları başkanıdır. Babamın Babası dedem Halit Akgün, Cumhuriyet Halk Partisi Konya/Hüyük eski belediye başkanlarındandır. Babam Erdal Akgün ise gençliğinde ülkü ocaklarında görev almıştır ve Milliyetçi görüşlüdür. Aklım erdiği günden beri bizim evimizde siyaset konuşulur ve herkes hep farklı fikirdedir fakat müthiş bir hoşgörü de vardır. Tabi ki böyle bir evde büyüyünce aksi düşünülemez bir şekilde, çocukluğumdan beri benim de siyasete ilgim ve merakım vardır. Beni tanıyan insanlar yeteneğim olduğunu da söylerler. Şu anda Demokrat Parti Kadın Kolları Genel Başkan Yardımcısı ve Sözcüsü olarak Demokrat Parti Genel Merkezinde, Ankara'da görev yapıyorum.
 

Hüseyin Kalaycı: Şuanda Demokrat Partiden Antalya Milletvekili aday adayısınız. Sizce Alanya'nın ve bölgenin sorunları nelerdir? Aday olup seçildiğiniz takdirde projeleriniz nelerdir? 

Ezgi Akgün Biber: Öncelikli olarak, şehir planının tekrar ele alınması gerektiğini düşünüyorum. Alanya durdurulamaz bir şekilde büyüyor son yıllarda ciddi şekilde göç aldı. Şehrin alt yapısının bu büyümeyi kaldırmasını beklemek mümkün değil. Yine buna bağlı olarak ciddi bir trafik sorunu da var. Genelde hükümetin yürüttüğü yanlış göç politikasından Alanya'da nasibini aldı.  Bir diğer sorun ise kentsel dönüşüm sorunu kentsel dönüşüm gerekli mi? Evet. Rantsal dönüşüme çevrilmesine müsade edecek miyiz? Hayır. Tüm mahallelere eşit uygulanan ada bazlı kentsel dönüşümden yana olacağız.

Hüseyin Kalaycı: Sizce Alanya il olmalı mı?
Ezgi Akgün Biber: Alanya bugün 41 ilden daha büyük, güçlü bir ekonomiye sahip metro bir ilçe. Tabi ki Alanya il olmalı fakat konunun başında da belirttiğimiz gibi öncelikle kamusal, imarsal ve altyapısal düzenin oluşması gerekiyor.

Hüseyin Kalaycı: Alanya her geçen gün yaşanmaz bir hala geliyor. Özellikle çok yoğun göç alıyor. Özellikle trafik konusu. Neler söylemek istersiniz? 
Ezgi Akgün Biber: Göç konusuna şehir planlamasına etkisi açısından konunun başında değinmiştim fakat burada başka bir açıdan da ele almak istiyorum. Bugün Türkiye'de çok büyük bir oranda kayıtsız nüfus var. Bu durum ciddi bir güvenlik zafiyetine de sebep oluyor. Yine bazı şehirlerde gettolaşmalar oluşmuş durumda yani göçmenler kendi mahallerini kuruyorlar ve kendi marketlerinden alışveriş yapıyorlar. Alanya özelinde göçmenlerin bazı site yönetimlerini ele geçirdiklerini ve bu sitelerde yaşayan azınlıkta olan Türk Vatandaşlarına dayatmalar yaptıkları yönünde şikayetler alıyoruz. Göç meselesi, bizim iktidarımız döneminde egemenlik ve güvenliğe etkisi başta olmak üzere bütünüyle ele alacağımız konulardan birisidir.

Hüseyin Kalaycı: Alanya'daki kira artışlarından dolayı vatandaşın beli bükülmüş durumda? Neler söylemek istersiniz?
Ezgi Akgün Biber: Kira artışı konusunu ekonominin durumu ile birlikte ele almak gerektiğini düşünüyorum. Enflasyonun gidişatına dur dediğimizde bu konu da çözülecek. Biz bunun için buradayız Türkiye'ye gerçek bir sosyal devlet anlayışı getirmeyi hedefliyoruz.  Alanya özelinde ise Alanya artık kozmopolit bir şehir, Alanya'da yaşam Türkiye'deki bir çok şehre göre çok daha pahalı bu noktada konuya hem kiracı hem de mal sahipleri açısından bakmak gerektiğine inanıyorum.

Hüseyin Kalaycı: Turizme bakışınız nedir? 
Ezgi Akgün Biber: Turizm Türkiye'nin bacasız sanayii. Bugün Antalya 20 milyona yakın ziyaretçi alıyor. Bende Alanya'da doğup büyüyen her insan gibi turizmci bir aileden geliyorum. Yine arkadaşlarımın büyük bir çoğunluğu bu sektörde faaliyet gösteriyor. Turizm sektörünün sıkıntılarını yakından biliyorum. Bugün turizmcilerin en büyük sıkıntılarından birisi meslekte çalışacak kalifiye eleman bulmak. Bu sorun aslında şu anda her sektörde var. Mobilyacısı da, elektrikçisi de kalifiye eleman bulmakta zorlanıyor. Meslek ve ticaret liselerinin önemi bu noktada ortaya çıkıyor. İmam Hatiplere verdiğimiz değeri, meslek ve ticaret liselerine de vermemiz gerekir. Yine bir diğer önemli sorun turizmin kalitesi. Dünyada bir cennet varsa orası tartışmasız Alanya'dır. Alanya Avrupa standartlarında bir şehirken maalesef hakettiği değeri göremiyor. Herşey dahil sistemin bölgeye yapılmış en büyük ihanet olduğu düşüncesindeyim. Turizm fabrika sistemine çevrildi. Bu haliyle bölgenin en çok yatak sayısına sahip otel sahibi bir geceleme fiyatı belirliyor ve diğer küçük ölçekli otellerin rekabet etme şansı kalmıyor. Bu sistemin düzenlenmesi ve bu dayatmanın önüne geçilmesi gerekiyor.

Hüseyin Kalaycı: Tarıma bakışınız nedir? 
Ezgi Akgün Biber: Tarım üretim alanında şüphesiz Türkiye’nin en önemli sektörlerinden birisidir. Fakat bu kıymetli toprakların değerini maalesef bilemiyoruz. Ailemin büyük bir çoğunluğu tarım sektöründe faaliyet gösteriyor. Sahada bize gelen en önemli şikayetlerden birisi üretilen mahsüllerin değerini bulamadığı yönünde. Bölgede bildiğiniz gibi Rusya ile yaşanan Uçak krizi, ardından darbe girişimi, Ukrayna-Rusya Savaşı gibi sebeplerle turizm son yıllarda büyük bir sekteye uğradı. Kredi imkanlarının cazibiyeti ile de bir çok iş insanı tarıma yöneldi. Muz üretimi öyle arttı ki arz talep dengesi bozuldu. Bugün muz neredeyse domates salatalık değerinde satılıyor. Ben bu sorunun üretim kotasıyla çözülebileceği düşüncesindeyim. Yani her mahsul açısından bir kota belirlediğinizde fahiş farklılıklar ortadan kalkacak, mahsül modası sona erecek ve tarım daha sürdürülebilir hale gelecektir.

Hüseyin Kalaycı: Emlak sektörüne bakışınız nedir?
Ezgi Akgün Biber: Baştan beri bahsettiğimiz ekonominin durumu, yürütülen yanlış göç politikası ve Türkiye’deki güvensizlik ortamı her sektör gibi emlak sektörünü de olumsuz etkiliyor. Fakat bütün bunlara rağmen, son dönemde bölgenin değeri yükselen sektörlerinin başında emlak sektörü geliyor. Sektörün en büyük sıkıntılarından bir tanesi rekabet ortamının sağlanamıyor olması. Normal şartlarda %2 alıcı, %2 satıcı olarak belirlenen emlak komisyon bedeli bölgede neredeyse %15 leri görüyor. Yasal bir düzenleme ile rekabet ortamında bir denge sağlanması gerekiyor.

Hüseyin Kalaycı: Eğitime bakışınız nedir? 
Ezgi Akgün Biber: Eğitim Türkiye'nin en öncelikli meselelerinden birisidir. Mevcut yönetim döneminde en çok değişen bakanlıklardan bir tanesi Milli Eğitim Bakanlığı oldu. Maalesef mevcut iktidarın bakan değiştirince sorunların ortadan kalkacağı yönünde bir algısı var fakat gelen hiçbir bakan yaraya derman olamadı. İçi boşaltılan eğitim sistemi, öğretmenlerin değersizleştirilmesi, öğretmen maaşlarının yetersizliği, meslek liselerine gereken önemin verilmemesi, ücretli öğretmen sorunu, atanmayı bekleyen öğretmenler ve eğitim fakültelerinin işlevsel hale getirilmesi bizim iktidarımızda acilen ele alınacak konulardan olacak.Türkiye'de ağırlıklı olarak akademik başarı üzerine kurulu bir eğitim sistemi var. Öğrenciler adeta bir yarış halinde. Bu durum onların yetenekli olduğu ve parlayacağı alanlara odaklanmalarına engel oluyor. Ben okullarda çocukların ilgi ve yeteneklerini keşfedecek, analiz edecek ve buna uygun yönlendirmeler yapacak bir düzenleme yapabilmeyi hayal ederdim. Türkiye'de okullardan mezun her öğrencinin bir enstrüman çaldığını, spor alanında faaliyet gösterdiğini ya da sanatın bir dalında yer aldığını düşünsenize Türkiye muhteşem bir yer olurdu.


Hüseyin Kalaycı: Mahallelere bakışınız nedir? 
Ezgi Akgün Biber: Alanya 102 mahalleli, kırsalı ve 77 km sahili olan çok geniş bir coğrafya. Her mahallenin kendisine göre bir özelliği var. Aslına bakarsanız mahalleler konusundan bahsedeceksek, Büyükşehir Yasasından da bahsetmemiz gerekir. Biliyorsunuz Büyükşehir Yasası ile birlikte Alanya'nın beldeleri mahalleye dönüştürüldü. Bugün Mahmutlar'a mahalle demek çok büyük bir yanılgı olur. Alanya, Antalya'dan yönetilemeyecek kadar büyük, metro bir ilçedir. Büyükşehir Yasası'nın tekrar ele alınması gerektiğini düşünüyorum.

Hüseyin Kalaycı: Muhtarlara bakışınız nedir? 
Ezgi Akgün Biber: Muhtarlarımız bizim yürütmede paydaşlarımızdır. Eğer temsile talip isek vatandaşın temel sorunlarını öğrenebileceğimiz en etkin kanal muhtarlarımızdır. Çözüm noktasında da yine etkili işbirlikçilerimizdir. Zaman zaman muhtarlarımızı ziyaret eder, onların şikayetlerini sorarım. Muhtarlarımızın şikayetleri de genelde toplanma alanlarının yetersizliği, yeşil alanların yetersizliği, otopark sorunu ve kentsel dönüşümün meydana getirdiği bir takım sıkıntılar gibi bahsettiğimiz konular üzerine. Bu konularla ilgili konuştuk. Fakat şu anda muhtarlarımızın en büyük sıkıntılarının postacılar ile ilgili olduğunu biliyorum. Bu vesile ile buradan bu sorunu dile getirmek isterim. Muhtarlarımız mahallelerde sabit postacı olmadığından, evrak teslimlerinin normal şartlarda öncelikli olarak evlere, muhatabına ulaşılamaması halinde muhtarlara yapılması gerekirken doğrudan muhtarlara yapıldığı için vatandaşla karşı karşıya geldiklerinden şikayetçiler. Yetkilileri, PTT'de yeterli personelin sağlanması ve bu sorunun çözülmesi için buradan göreve davet ediyorum.

Hüseyin Kalaycı: Nasıl bir Alanya hayaliniz var? 
Ezgi Akgün Biber: Toplumsal barışın hüküm sürdüğü, doğası, yaylası, sahili ve kültür mozaiği ile ön plana çıkan, ahbap-çavuş ilişkisinin olmadığı, rantsal savaşların sona erdiği, şahsi çıkarlardan çok Alanya'nın çıkarlarının gözetildiği, yönetimde daha genç, güncel, dinamik ve vizyoner isimlerin yer aldığı bir Alanya hayal ediyorum.

Hüseyin Kalaycı: Sizi mevcut Milletvekillerinden ayıran özellik nedir? 
Ezgi Akgün Biber: Alanya'dan başvuru yapan neredeyse tüm milletvekili aday adaylarını tanıyorum. Bu isimlerin içerisinde çok kıymetli büyüklerim ve arkadaşlarım var. Öncelikle hepsine temsile talip olma cesareti gösterdikleri için teşekkür ediyor ve kolaylıklar diliyorum. Beni onlardan ayıran özelliğimden ziyade kendi özelliklerimden bahsetmek isterim. Makam, mevkii beklentisi ile değil de, Türkiye'nin bu karanlık günlerinde bugün değilse ne zaman bilinci ile ismimi ve gövdemi ortaya koyarak bu yola çıktım. Temsile talip olma amacım kendime bir koruma kalkanı oluşturmak değil, halka bir koruma kalkanı oluşturmak.

Hüseyin Kalaycı: Alanya dan seçilen bir Milletvekili nasıl mesai yürütmelidir? 
Ezgi Akgün Biber: Daha çok Alanya'da olmalı ve bölgenin sorunlarını danışmanları aracılığı ile değil de ilk ağızdan, kendisi dinlemelidir.

Hüseyin Kalaycı: Kararsız seçmen hakkında kararınız nedir? 
Ezgi Akgün Biber: Ben bugünkü iklimde kararsız seçmen tanımının değiştiğini düşünüyorum. Sokakta şunu gözlemliyoruz, vatandaş neyi istemediği konusunda son derece kararlı aslında. Biz neyi istemediğini bilen kararsız seçmenin oylarına talibiz.

Hüseyin Kalaycı: 18 yaşına yeni girmiş ilk defa oy kullanacak seçmen hakkında düşünceleriniz nedir? 
Ezgi Akgün Biber: Gençlerimiz işte onlar Türkiye'nin önümüzdeki yüzyılını belirleyecekler. Ben onların çok bilinçli ve sağduyulu olduklarını gözlemliyorum. Bugün esen rüzgar aslında onların rüzgarı, gençler değişim istiyor.

Hüseyin Kalaycı: Sizi milletvekili adayı olmaya iten sebep nedir?
Ezgi Akgün Biber: Önümüzdeki seçimin iktidarı belirleyici bir seçim olmaktan öte Türkiye’nin yeni bir yüzyıl için temel değerlerini belirleyeceği bir seçim olduğuna inanıyorum. İşte bu bilinçle “Bugün değilse ne zaman?” diyerek bu yola çıktım. Millet İttifakı gibi birbiriyle taban tabana farklı ideolojilerde olan 6 partiyi bir araya getiren bilinç de aynı bilinçtir. Rahmetli Demirel’in bir sözü var: “Rakı içen de bizim, namaz kılan da bizim.‘ yeter ki biz ‘biz‘ olalım. Biz, bizi kaybetmeyelim. Bu seçimde biz olmayı kaybetmemek için bir mücadele vereceğiz. Biz siyasete karşı şöyle bir tavır içerisindeyiz: Eleştiriyoruz fakat aksiyon almıyoruz. Ben artık harekete geçme zamanı olduğuna inandım.

Hüseyin Kalaycı: Ailenize yeteri kadar vakit ayırabiliyor musunuz? 
Ezgi Akgün Biber: Ben yaklaşık 1 senedir aktif siyasetin içerisinde yer alıyorum. Bu teklifi aldığımda önce aynanın karşısına geçip kendimle, sonra da ailemin bütün fertleri ile tek tek konuştum. Hepsinin tek tek fikrini sordum, rızasını aldım ve bu yola öyle çıktım. Onlar hep benim en büyük destekçim oldular. 2 yaşında bir oğlum var. Özellikle annem ve eşim bu konuda çok büyük fedakarlık gösteriyor. Allah onlardan razı olsun.
 

-Burcunuz : Başak/ Yükselen Yay 
-Tuttuğunuz takım: Galatasaray-Alanyaspor
-En sevdiğiniz renk: Mavi
-Ne tür müzik dinlersiniz: 90'lar Türkçe Pop vazgeçilmezimdir ama uzun yolculuklarımda türkü dinlemeyi çok severim.
-En sevdiğiniz şarkı ve nedeni: Güzel Günler Göreceğiz Çocuklar ve Baharlar Gelecek :) 
-İzlemekten keyif aldığın TV programları neler: Bazı haber programlarını takip ediyorum onun dışında dijital platformda yer alan dizi ve filmleri izlerim. 
-Hayatta en çok kıymet verdiğin insanlar? : Babam ve Oğlum

Birazda siyasetin dışına çıkalım, özel soralım.

-Sayın Akgün Biber size tek kelimelik soru soracağım, bu kelimeler size ne ifade ediyor?
Milletvekilliği= Temsil
Siyaset= Hizmet
Seçmen= Karar
Vefa= Asalet
Güven= Sorumluluk
Doğruluk= Duruş
İyilik= Vicdan
Yalan= Vicdan Azabı
İnanç= Tercih
Para= İhtiyaç
Mutluluk= Huzur
Sevgi= İyi Niyet
Savaş= Gereksiz
Barış= Gerekli
Ümitsizlik= Çaresizlik
Kaybetmek= Daha çok çalışmak
Kazanmak= Başarmak
Hizmet= Siyaset


Hüseyin Kalaycı: Son olarak Türk halkına vermek istediğiniz bir mesaj var mı?
Ezgi Akgün Biber: Sevgiyle kalın,Cumhuriyetle kalın, ATATÜRK ile kalın...
 

banner159
Yorum yapabilmek için üye girişi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.