İYİ Parti Alanya İlçe Başkan Yardımcısı ve Teşkilat Başkanı Atila Baysal, uyuşturucu ile mücadele konusunda kapsamlı ve çarpıcı bir açıklama yaparak hem aileleri hem de tüm toplumu sorumluluk almaya çağırdı. Baysal, uyuşturucunun yalnızca bireyi değil, aileyi, toplumu ve geleceği hedef alan çok yönlü bir tehdit olduğunun altını çizdi.
“Uyuşturucu, Ruh Halini ve Bilinci Esir Alan Kimyasal Bir Tuzaktır”
Uyuşturucu maddelerin merkezi sinir sistemi üzerinde doğrudan etkili olduğunu vurgulayan Baysal, bu maddelerin kişinin algı, davranış ve bilinç düzeyinde ciddi değişikliklere yol açtığını belirtti. Fiziksel ve psikolojik bağımlılığa neden olan bu maddelerin, zamanla geri dönüşü zor hasarlar bıraktığını ifade etti.
Tehlikenin Boyutu Büyüyor: 81 İlde Rekor Seviyeler
2015 yılında belirli maddelerin sınırlı sayıda ilde görülürken, son 10 yılda metamfetamin ve sentetik bonzai gibi maddelerin yaygınlaştığını söyleyen Baysal, bugün Türkiye genelinde 81 ilin tamamında kullanımın alarm verici boyutlara ulaştığını kaydetti.
Alanya Tablosu: Rakamlar Her Şeyi Anlatıyor
Alanya özelinde paylaşılan veriler ise durumun ciddiyetini gözler önüne serdi. Son bir yılda jandarma ve emniyet ekiplerince yapılan operasyonlarda:
- Esrar: 5 kilo 420 gram
- Metamfetamin: 4 kilo 137 gram
- Sentetik bonzai: 25 kilo 150 gram
- Kokain: 1 kilo 72 gram
- Sentetik/ecstasy hap: 7 bin 269 adet
- Eroin: 19,34 gram ele geçirildi.
1 Temmuz – 13 Ekim 2025 tarihleri arasındaki yaklaşık üç aylık süreçte 210 operasyon, 317 yakalama ve 48 tutuklama gerçekleştirildi.
Korkutan Gerçek: Kullanım Yaşı 5’e Kadar Düştü
Baysal’ın en çarpıcı uyarılarından biri de yaş faktörü oldu. 10 yıl önce 25–29 yaş aralığında olan uyuşturucu kullanım yaşının bugün 5–14 yaş aralığına kadar gerilediğini ifade eden Baysal, bunun toplum adına büyük bir alarm olduğunu söyledi.
Uyuşturucunun Bedeli: Sağlık, Aile ve Toplum Çöküyor
Uyuşturucu kullanımının kalp, karaciğer ve beyin gibi hayati organlarda kalıcı hasarlara yol açtığını, AIDS ve Hepatit B gibi bulaşıcı hastalık riskini artırdığını vurgulayan Baysal, aşırı doz vakalarının ölümlerle sonuçlandığını hatırlattı.
Ruh sağlığı açısından ise depresyon ve psikoz gibi ağır sorunların tetiklendiğini, bağımlı bireylerin eğitimden iş hayatına kadar her alanda başarısızlığa sürüklendiğini dile getirdi.
Suç ve Ekonomik Yıkım Kapıda
Uyuşturucu bağımlılığının gasp, hırsızlık ve organize suçlara zemin hazırladığını belirten Baysal, uyuşturucu ticaretinin aynı zamanda suç ve terör örgütlerinin en önemli finans kaynaklarından biri olduğuna dikkat çekti. Tedavi süreçlerinin ise hem ailelere hem de devlete ağır ekonomik yükler getirdiğini söyledi.
“Gençler En Savunmasız Kesim”
Aile yapısının uyuşturucu nedeniyle sarsıldığını, aile içi şiddet, boşanma ve ihmal vakalarının arttığını ifade eden Baysal, gençlerin bu karanlık döngünün merkezinde yer aldığını belirtti. Mücadelenin temel amacının, gençleri bu bataktan uzak tutarak sağlıklı bireyler olarak yetiştirmek olduğunu vurguladı.
Çözüm Var: Önleme Tedaviden Daha Güçlü
Açıklamada ailelere yönelik önemli öneriler de yer aldı:
- Uyuşturucu konusunu tabu olmaktan çıkarın, yaşa uygun ve açık bir dille anlatın.
- Çocuğunuzu yargılamadan dinleyin, okul ve arkadaş çevresindeki baskıları anlamaya çalışın.
- Sevildiğini ve değerli olduğunu hissettirin; güçlü aile bağı en büyük kalkandır.
- “Hayır” demeyi öğretin, bilimsel ve somut örneklerle zararlarını anlatın.
- Spor, sanat ve sosyal faaliyetlere yönlendirin.
- Arkadaş çevresini baskıcı olmadan takip edin, ani davranış değişikliklerinde uzman desteği alın.
Yardım Var: Alo 191
Uyuşturucu ile mücadelede yardım istemekten çekinilmemesi gerektiğini vurgulayan Baysal, Alo 191 Uyuşturucu ile Mücadele ve Danışma Hattının 7/24 hizmet verdiğini hatırlattı.
“Çocuklar Sermayemiz, Geleceğimizdir”
Açıklamasını güçlü bir mesajla tamamlayan Atila Baysal, çocukların ülkenin umudu olduğunu belirterek, “Uyuşturucu ne güzellik tanır ne iyilik bilir. Evlatlarımızı korumanın yolu ilgi, sevgi ve güzel ahlaktan geçer. Çocuklarımıza sahip çıkmak, geleceğimize sahip çıkmaktır” ifadelerini kullandı.
