Bu hafta bambaşka bir konudan söz etmeyi planlıyordum aslında burada. Ancak son günlerde çevremde, haberlerde, hatta Alanya’mızda gördüklerim, duyduklarım, her cemiyette şahit olduğum hikayeler, ailelerin kaygıları ve endişeleri, yaptığımız toplantılardan elde ettiğimiz geri dönütler o kadar korkunç boyutlarda ki, bu konuyu erteleyemedim. Görmezden gelmek ya da ertelemek mümkün değil çünkü konu yalnızca bireylerin değil, bir neslini bir geleceğin kaybı anlamına geliyor.

Her gün bir başka gencimizin sessizce yok oluşuna tanık oluyoruz. Madde bağımlılığı artık televizyonlarda gördüğümüz uzak bir tehlike değil; yanı başımızdaki çocukların, öğrencilerimizin, komşularımızın, belki de kendi evlatlarımızın gerçeği haline geldi. Bu mesele artık kimsenin görmezden gelemeyeceği kadar yakıcı, bu ülkenin en ciddi halk sağlığı sorunu.

Ülke Çapında Korkutucu Bir Tablo
Bağımlılıkla Mücadele Yüksek Kurulu’nun 2022 verilerine göre, Türkiye’de madde bağımlılığı tedavisi gören kişi sayısı ayaktan 302.911, yatarak 18.187. Kullanılan madde türlerinde esrar %49,2, metamfetamin %24,9, eroin %6,8 oranında tespit edildi.
Yaklaşık 1,7 milyon kişi madde kullanımı açısından değerlendirme sürecinde. Üstelik 2022–2023 arasında “ekstazi (MDMA)” olaylarında %37,2 artış görülmüş durumda. Kullanıcıların büyük bölümü 20–35 yaş aralığında, yani gençlik yaşında.
Bu rakamlar, sadece birer sayı değil. Her biri bir hayat, bir aile, bir umut demek.

Alanya’da Gerçek Durum Ne Yazık ki Daha Ağır
Resmî veriler, Alanya’nın da artık bu tehlikeden muaf olmadığını gösteriyor.
1 Temmuz–13 Ekim 2025 tarihleri arasında Alanya’da gerçekleştirilen 210 narkotik operasyonunda 317 şüpheli yakalandı, 48 kişi tutuklandı.
Yalnızca üç buçuk ayda 8 kg 251 gram uyuşturucu madde, 28.517 adet sentetik kannabinoid (A4) ve 7.206 adet uyuşturucu hap ele geçirildi.
Bu tablo, sorunun ne kadar derinleştiğini gösteriyor. Yani artık mesele “uzak şehirlerin” değil, bizim sokaklarımızın, bizim okullarımızın, bizim çocuklarımızın meselesi.
Okul önleri, parklar, sosyal alanlar güvenli olmaktan çıkıyor. Veliler endişeli, öğretmenler çaresiz, toplum sessiz. Peki biz neyi bekliyoruz? Bir çocuk daha kaybettiğimizde mi uyanacağız?

Güveni Kaybettik
Cezaevlerinde dahi madde bulunuyorsa, emniyet güçlerinin bile içinde bu belanın izleri varsa, biz kime güveneceğiz? Artık bu mesele sadece polisin, öğretmenin ya da bir kurumun değil — toplumun tamamının meselesi. Bir anne-babanın, bir öğretmenin, bir esnafın, bir muhtarın, bir gazetecinin, bir sivil toplumun ortak mücadelesi olmadan bu karanlık büyümeye devam edecek.

Alanya’da Tedaviye Erişim: Eksik Bir Halka
Alanya’da ALKÜ Alanya Eğitim ve Araştırma Hastanesi bünyesinde Bağımlılık Yapıcı Madde Danışma ve Ayaktan Tedavi Merkezi (DANTE) hizmet veriyor. Ayrıca Sağlık Bakanlığı’nın Alo 191 listelerinde aynı adreste “Ayakta Erişkin Arındırma Merkezi” ve “Ayakta Çocuk/Erken Arındırma Merkezi (ÇEMATEM)” birimleri yer alıyor. Yani ayaktan tedavi için bir adım atılmış durumda.
Ancak yataklı tedavi için en yakın merkez Antalya Atatürk Devlet Hastanesi AMATEM (DöşemeAltı). Bu durum, özellikle düşük gelirli veya ulaşım imkânı kısıtlı aileler için ciddi bir erişim engeli yaratıyor. Bir gencin kurtuluşu bazen saatlerle ölçülürken, kilometrelerce uzaklık bir hayatın çizgisini belirleyebiliyor.

Yetkililere Çağrı: Alanya’da Yataklı AMATEM Şarttır
Alanya’da ayaktan tedavi hizmetlerinin varlığı elbette kıymetli, ancak yeterli değil.
Gençlerin, ailelerin, hatta sokakta yaşayan risk gruplarının 7/24 ulaşabileceği, koruma-arındırma-rehabilitasyon sürecini bir arada yürüten yataklı bir AMATEM veya bağımlılık rehabilitasyon merkezi artık zorunluluktur. Bu, sadece bir sağlık yatırımı değil; bir gelecek yatırımıdır.
İl Sağlık Müdürlüğü, yerel yönetimler, üniversite ve sivil toplum el ele vererek Alanya’da bu merkez için harekete geçmelidir. Alanya’nın turizm gelirleri, sosyal gücü, insan kaynağı bu yatırımı hak ediyor. Gençliğimizi kaybetmeden, geleceğimizi korumak için Alanya’da bağımlılıkla mücadelede kalıcı bir merkez kurulmalıdır.

Bir Nesli Kaybetmeden...
Bağımlılıkla mücadele sadece yasaklarla değil, umutla kazanılır. Bir gencin eline madde değil, umut verildiğinde o genç kurtulur. Sanatla, sporla, üretimle desteklendiğinde yeniden doğar.
Bu bir çağrıdır. Kendi çocuklarımızı, kendi geleceğimizi koruma çağrısı. Yarın çok geç olmadan, herkesin elini taşın altına koyması gereken bir çağrı.

Unutmayalım; kaybedilen her genç, aslında kaybedilen bir gelecek demektir.

Kaynaklar

Bağımlılıkla Mücadele Yüksek Kurulu – Türkiye Uyuşturucu Raporu 2022

Birleşmiş Milletler Dünya Uyuşturucu Raporu 2023 – Türkiye bölümü

Üsküdar Üniversitesi, “BM Dünya 2023 Uyuşturucu Raporu Açıklandı”

Habertif.org.tr – “Uyuşturucu Kullanımı Türkiye’de Artıyor”

Türk Acil Tıp Derneği – “Türkiye ve Avrupa’da Uyuşturucu Maddeler ve MDMA” (2025)

INCB 2024 Raporu Analizi – tercuman.com

İHA, “Alanya’da 3,5 Ayda 210 Uyuşturucu Operasyonu” (Ekim 2025)

Gazete Alanya, “Narkotik Bilançoları – 317 Gözaltı, 48 Tutuklama” (Ekim 2025)

Alanya Kaymakamlığı – 2024 Asayiş Bilgilendirme Toplantısı

Alo 191 ve BMYK – Yataklı Tedavi Merkezleri Listesi (Antalya AMATEM – Döşemealtı)