“8 gün sonra memur ve emeklilerin kaderi belirlenecek” diyen Özsoy, 20 yıldır yetki verilen sendikaların artık temsil görevlerini yerine getirmediğini savundu. “Ne bir miting, ne bir eylem çağrısı, ne de bir basın açıklaması var. Bu suskunluk, memura ihanettir” diyerek tepki gösterdi.
“Enflasyon Kadar Zam Bir Aldatmacadır”
Açıklamasında TÜİK’in açıkladığı enflasyon verilerinin gerçek hayatla örtüşmediğini vurgulayan Özsoy, marketteki, pazardaki fiyatlarla memurun aldığı zammın karşılaştırılamayacak kadar dengesiz olduğunu belirtti. “Sadece enflasyon oranında yapılan zamlarla ayakta kalmak mümkün değil. Bu sistem artık değişmeli” dedi.
Seyyanen Zam ve Refah Payı Masaya Gelmeli
Özsoy, seçim öncesi vaat edilen ancak hayata geçirilmeyen 20 bin TL’lik seyyanen zammın artık bir “lütuf” değil, hak edilmiş bir beklenti olduğunu ifade etti. Aynı şekilde “enflasyon + zam + refah payı” formülünün uygulamaya alınması gerektiğini vurguladı.
3600 Ek Gösterge ve Yardımcı Hizmetler Krizi
Tüm kamu çalışanlarına 3600 ek gösterge sözü verildiğini hatırlatan Özsoy, sözün tutulmadığını ve bunun binlerce memuru mağdur ettiğini söyledi. “Aşçı, tekniker gibi teknik eğitim almış memurlar hala yardımcı hizmetler sınıfında gösteriliyor. Bu büyük bir adaletsizliktir” diyerek konunun toplu sözleşme masasına taşınmasını istedi.
Vergi, Sözlü Sınav, Kademeli Emeklilik, Bayram İkramiyesi…
Açıklamasında memurların yıllardır beklediği bayram ikramiyesi, kademeli emeklilik sistemi, gelir vergisi adaletsizliği ve sözlü sınav uygulamasına da değinen Özsoy, “Memurun sesi olun ya da yetkinizi iade edin” çağrısında bulundu.
“Artık Susma Değil, Harekete Geçme Zamanı”
Açıklamanın sonunda yetkili sendikalara açık bir soru yönelten Özsoy, “Bu sorunlardan hangilerini çözeceksiniz? Çözemediğinizde ne yapacaksınız?” diyerek meydan okudu. “Susmak, görmezden gelmek değil; çözüm üretmek zamanıdır!” sözleriyle tüm memur ve emeklilere birlik çağrısı yaptı.