Sezon Bitti, İşsizlik Başladı
Katılımcıların %68’i turizmden uzaklaşma sebebi olarak “kısa sezonu” gösterdi. Ortalama 4 ila 5 ay süren turizm dönemi, birçok çalışan için geçici bir nefes olmaktan öteye gidemiyor. Çalışanlar sezonun bitimiyle birlikte işsiz kalıyor, bazıları farklı sektörlerde geçici işlerde tutunmaya çalışıyor. Ancak bu belirsizlik, her yıl yeniden başlamak zorunda kalan binlerce turizm emekçisini yıpratıyor.
Kent Konseyi raporuna göre, kısa sezon yalnızca bireysel gelir kaybına değil; turizm sektörünün nitelikli personelini kaybetmesine de neden oluyor. Sürekli iş değiştirmenin yarattığı güvensizlik, mesleki bağlılığı zayıflatıyor; bu da hem hizmet kalitesini hem de sektörün sürdürülebilirliğini olumsuz etkiliyor.
Lojmanlar ‘Barınma’ Değil, ‘Sığınma’ Noktası
Ankette ikinci sırada, %29 oranla lojman koşulları yer aldı. Turizm çalışanları, barınma alanlarının yetersizliğinden ve kalabalık yaşam koşullarından şikayetçi. Çoğu, 10–12 saatlik yorucu mesailerden sonra dinlenme imkânı bulamadığını, kişisel mahremiyetin yok sayıldığını dile getiriyor.
Uzmanlara göre, kötü lojman koşulları yalnızca çalışan sağlığını değil, hizmet kalitesini de doğrudan etkiliyor. Bir otelin temizliği ya da misafir memnuniyeti, orada çalışan personelin yaşam standardı kadar güçlü olabiliyor.
Düşük Maaş, Azalan Umut
Katılımcıların %22’si, sektörden uzaklaşma nedeninin düşük maaşlar olduğunu belirtti. Artan yaşam maliyetleri karşısında, turizm çalışanlarının gelirleri her geçen yıl daha da eriyor. Uzun çalışma saatlerine rağmen maaşların yetersizliği, çalışanların moralini ve bağlılığını zedeliyor.
Alanya’daki birçok turizm emekçisi, sezon sonrasında aldığı ücretle geçimini sağlayamıyor; bazıları borçlanıyor, bazıları da sektörden tamamen koparak başka iş kollarına yöneliyor.
Kent Konseyi’nden Çağrı: “Turizm Emekçisinin Sesi Duyulmalı”
Alanya Kent Konseyi, raporun ardından yaptığı açıklamada, turizmde sürdürülebilirliğin yalnızca turist sayısıyla değil, çalışan memnuniyetiyle de ölçülebileceğini vurguladı.
Konsey açıklamasında şu ifadeye yer verdi:
“Turizm emekçisi, bu şehrin görünmeyen kahramanıdır. Sezonun uzatılması, lojman koşullarının iyileştirilmesi, maaşların yaşam standartlarına uygun hale getirilmesi ve sosyal hakların güvence altına alınması artık bir tercih değil, zorunluluktur.”
Alanya’nın Gerçeği: Gülümseyen Yüzlerin Ardında Sessiz Bir Çığlık
Alanya, yıl boyunca milyonlarca turiste ev sahipliği yapıyor; ancak aynı şehirde her sezon sonunda yüzlerce turizm çalışanı işsiz, yorgun ve umutsuz kalıyor. Otellerin ışıkları söndüğünde, kentte başka bir mücadele başlıyor. Kısa sezonun ardından uzun bir kışa giren turizm emekçileri, “gülümseyen hizmet yüzleri”nin ardında sessizce yaşam mücadelesi veriyor. Turizm ekonomisi büyürken, bu emeğin gerçek sahipleri de unutulmamalı. Çünkü Alanya’nın turizmdeki başarısı, yalnızca gelen turist sayısıyla değil; çalışanının yüzündeki tebessümle de ölçülüyor.