İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Veterinerlik Fakültesi Viroloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Hüseyin Yılmaz, "Öncelikle, sonbaharı konuşmakta yarar var bu konuda. Sonbaharda sıcaklıklar epey uzadı; Aralık'a doğru. Ondan kış uykusuna yatış geç oldu. Şimdi de sıcaklıklar erken başladı. Sivrisinek yumurtalarının çıkmalarına yardımcı olabilmesi için nem ve sıcaklık lazım. Bu ortamı buldular, şimdi yavaş yavaş çıkmaya başladılar. Soğuk geçtikten sonra o yumurtalar sıcak ve nemle açılmaya başlar ve onlardan larvalar çıkar ve sinek oluşumu bu şekilde oluyor. Sıcak, soğuk ve nem çok etkin sivrisinek yaşamının, döngüsünün oluşabilmesi için. Ne kadar sıcak giderse sivrisinekler o kadar uzun kalıyor. Sıcak ne kadar erken başlarsa o kadar da erken sivrisinek oluşumu başlıyor" dedi. 

ALANYA'DA TEMİZLİK HAREKATI! ALANYA'DA TEMİZLİK HAREKATI!


Bu yıl daha erken görülmeye başlandığını söyleyen Yılmaz, "Bu dönem biraz daha erken ama küresel ısınmanın getirdiği bir durum. Normalde, tipik mevsimleri yaşıyorduk ama şimdi artık öyle değil. Küresel ısınmadan dolayı dört mevsimi yaşamamaya başladık. Bu dört mevsimi yaşamamanın bize, hem bu sivrisinek popülasyonu, hem hastalıkların yayılması, gibi konularda yeni bazı durumları ortaya çıkardığı gibi meyve ve sebzeleri de etkilemeye başladı" 


EN BÜYÜK SIKINTI ASYA KAPLANI DEDİĞİMİZ ÇİZGİLİ SİVRİSİNEK TÜRÜ

Hava sıcaklıklarının mevsim normallerinin üzerinde seyretmesiyle ilaçlara dirençli türlerin de görülebileceğinin altını çizen Prof. Dr. Yılmaz, "Türün bir türden başka bir türe geçişi diye birşey sözkonusu değil. Sadece kullanılan ilaçlara dirençli türler ortaya çıkabiliyor, ona dikkat etmek lazım. Şu anda en büyük sıkıntı Asya Kaplanı dediğimiz, o çizgili olan sivrisinek türü ki, onlar Batı Nil Ateşi, Zika virüsü ve birçok sivrisinek bulaştırıyor aslında birçok tür; ancak bu Batı Nil Ateşini özellikle Zika virüsünü, Dang hummasını, Usutu virüsü, son zamanlarda kuşlarda Usutu virüsü araştırdık ama bulamadık. Batı Nil Ateşi virüsü var mesela. Bu zoonoz hastalıklar; yani hayvanlardan insanlara bulaşan hastalıklar sivrisinek, kuş ve insan gibi bir çember kovalıyor. Hangisini bulursa onda çoğalmaya çalışıyor. İşte oradan da insanlar da bu bileşenlerin bu döngünün bir ayağı oluyor.