Alanya’nın geleceğini ilgilendiren en büyük tehlikelerden biri kapıda. Adı Antalya–Alanya Otobanı. Proje, Serik’ten başlayıp Toros Dağları eteklerinden geçerek Konaklı’nın kuzeyinde son bulacak. Kulağa hoş geliyor, ulaşım hamlesi diye alkışlanıyor. Ama gelin görün ki bitiş noktası Konaklı olunca, bu alkışlar yakında korna seslerine, sabır taşlarının çatlamasına dönüşecek.

O çıkıştan binlerce araç bir anda Alanya Çevreyolu’na inecek. Zaten yazın adım atacak yer bırakmayan, nefes alamayan trafik tamamen kilitlenecek. Mevlüt Çavuşoğlu Bulvarı, Tosmur, Mahmutlar hattı araç kuyruğundan görünmez hale gelecek.

Geçmişte defalarca yazdım: “Otobanı dağların arkasından geçirip şehir merkezine yük bindirmeyin” dedim. Ama kimse dikkate almadı. Şimdi ise o hatanın bedelini hepimiz çekeceğiz.

Geçtiğimiz ay AK Parti İlçe Başkanı Mehmet Şarani Tavlı, “Yeni Alanya Çevre Yolu’nda sona yaklaşıldı. Dimçayı ve Tosmur tünelinde son 100 metre kaldı. İlk etapta Mahmutlar yayla yoluna bağlamak istiyoruz” dedi. Tamam güzel, ama sorun şu: Bu bağlantı bile şehir merkezindeki trafiği hafifletmeyecek. Çünkü otoban yükünü çevreyoluna bindiriyorsunuz!

06 2025 06 T E M M U Z Info Antalya Alanya Otoyolu

İktidar temsilcilerine açıkça soruyorum: Bu çıkış sonrası trafik kaosunu nasıl yöneteceksiniz?
Muhalefete de sesleniyorum: Sadece seyretmekle olmaz, alternatif güzergâh ve çözüm önerilerinizi ortaya koyun.

Alanya artık kabuğuna sığmıyor. Betonla boğulmuş, yolları yetersiz kalmış bir şehirde yaşıyoruz. Otoban çıkışı, Alanya’nın trafik tabutunun son çivisi olacak. Bugün susarsak yarın korna seslerinden birbirimizi duyamayacağız.

Burası turizm şehri, yatırım şehri. Ama yanlış planlama ile turist de, yatırımcı da, esnaf da, vatandaş da aynı kuyruğun içinde debelenirse, kaybeden hepimiz oluruz.

Beyler, hanımlar…
Bu mesele sadece trafik değil; gelecek meselesi. Bu şehri kaosa sürükleyecek projeye karşı çıkmak, siyaset üstü bir sorumluluktur. Sessiz kalmak, Alanya’yı bile isteye felakete bırakmaktır.