Alanya’da turizm sezonu hız kazanırken, arka planda çok daha sessiz ama bir o kadar da sarsıcı bir gelişme yaşanıyor. Gıda ve temizlik ürünleri tedarik eden bir firmanın, kısa süre içinde sektörde ciddi rahatsızlık yarattığı konuşuluyor. İsmi çok sayıda otelcinin dilinde: Polen EDT.
İddialara göre, firma sezon başında birçok otelle anlaşmalar yaptı. Fiyatlar piyasanın %30 altında. İlk bakışta cazip, hatta “imkânsız” denilecek kadar uygun. Bu fiyatlar karşısında bazı otel yöneticileri, milyonlarla ifade edilen çekler verdi. Ancak anlaşmaların bir kısmı yerine getirilmeden, ürün sevkiyatları durdu. Piyasada yayılan söylentilere göre, çeklerin bazıları kırdırıldı. Teslimatlar kesildi, firma yetkililerine ulaşılamadığı ifade ediliyor. Daha da ötesi, firmanın sahibi olduğu öne sürülen kişinin Alanya’dan ayrıldığı iddiaları var.
Burada altını çizmemiz gereken önemli bir nokta var: Bunlar şu an için resmi makamlardan doğrulanmış bilgiler değil, ancak çok sayıda işletmenin benzer durumlardan yakındığı da göz ardı edilemez bir gerçek.
Bugünlerde birçok otelci, “Nasıl bu kadar uygun fiyata ürün veriyorlardı?” sorusunu yüksek sesle soruyor. Cevabı ise herkesin aklında: Belki de plan başından beri farklıydı. Düşük fiyatla piyasaya girmek, güven kazanmak, toplu tahsilat yapmak ve… ortadan kaybolmak.
Şimdi herkesin ortak derdi şu: Zarar büyük, güven kaybı daha da büyük. Oysa Alanya gibi her yıl milyonları ağırlayan bir turizm merkezinde, tedarik zincirinde yaşanan böyle bir kriz, sadece birkaç işletmeyi değil, koca bir sektörü etkiler.
Buradan sektör temsilcilerine çağrımdır:
Artık fiyat değil, güven odaklı ticaretin zamanı. Sadece ürün değil, geçmiş, itibar, kurumsallık da sorgulanmalı. Ucuzun bedeli bazen sadece maddi değil, aynı zamanda itibar kaybı da olabiliyor.
Alanya bu sezon çok şey öğreniyor. Umarım bu yaşananlar sadece geçici bir yara olur; ama doğru ders alınmazsa, daha büyük kayıpların habercisi de olabilir.
